- Anasayfa
- Soru Cevap
- Anafikir Nasıl Bulunur Nedir
Sorunun resmini çek cevaplansın.
Soru Tarat
Sorunun resmini çek cevaplansın.
Sorunun resmini çek cevaplansın.
-
260 Anafikir Nasıl Bulunur Nedir
"Anafikir Nasıl Bulunur sorusunun yanıtı nedir?"
-
275
En İyi
Cevap Ana fikir bir parçada esas vurgulanmak istenen düşüncedir. Yazarın okuyucusuna vermek istediği mesaj ana fikri oluşturur. Konu için araçtır, demiştir. Ana fikir de amaçtır.Ana fikir soruları çözülürken şunlara dikkat edilmelidir
1. Ana fikir paragrafın tamamını kapsar.
2. Bazı paragraflarda ana fikir cümle halinde metnin başında veya sonunda verilebilir. Bazı paragraflarda ise direkt verilmez. Okuyucu “anlam bütünlemesi” yaparak ana fikri bulur.
3. Ana fikir bulunurken kendi düşüncelerimiz değil, paragrafta yazılanlar dikkate alınmalıdır.
4. Ana fikir bulunurken; yazar bu yazıyı niye yazmış? Veya yazarın vermek istediği mesaj nedir? Soruları sorulabilir.
5. Şiirlerin konusu ve ana fikri olmaz. Şiirlerin teması vardır.
Anafikir Nedir Nasıl Bulunur
Paragrafta, yazarın okuyucuya vermek istediği mesaj, yazıyı yazma amacı ana düşünceyi verir. Paragrafa sorulan “Yazarın vermek istediği mesaj nedir, yazar niçin anlatıyor?” sorularının cevabıdır. Bir paragrafın ana düşüncesi o paragrafın yazılış amacını bildirir.
Ana düşünce paragrafın bütününü kapsayan bir nitelik gösterir. Paragrafta “böylece, o halde, bana göre, kanımca, ama, fakat, oysa, önemli olan…” gibi ifadeler okuru, ana düşünceye götürür
Ana düşünce, paragrafın içinde bir cümle halinde bulunabileceği gibi, paragrafın genelinden de yorumla çıkarılabilir. Bu bilgiler doğrultusunda örnek paragrafın ana düşüncesini “Sanat yapıtı, sanatçının içinde bulunduğu toplumdan bağımsız değildir,” şeklinde ifade edebiliriz.
Ana Fikir Bulma Örnekleri
Örnek 1:
Genel anlamda insan düşüncesinin ürettiği değerlerin tümünü iki ana kümeye ayırabiliriz. Bunlardan ilki maddi kültürdür. Maddi kültür, İnsanoğlunun doğaya egemen olmak için yaptığı tüm araç ve gereçler ile bunları kullanma bilgisidir, ikincisi ise yaşamı düzenlemek, zenginleştirmek, korumak için konulmuş kurallar dizgesi olan manevi kültürdür. Bu iki kültür, birbirinden ayrılmamalıdır. Böyle bir yaklaşım, kültürü daha anlamlı ve yararlı kılar.
Bu parçada kültürle ilgili olarak vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bir bütün olarak ele alınması gerektiği
B) Kişiden kişiye değişen boyutlarının olduğu
C) Toplumsal değerlerin önemli bir yer tuttuğu
D) Kişiliklerin oluşumunda etkili olduğu
E) Toplumsal yaşayışı belirlediği
(2000 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, kültürün maddi ve manevi kültür olmak üzere iki ana kümeye ayrıldığı ve bu ikisinin birbirinden ayrılmaması gerektiği anlatılmaktadır. Dolayısıyla parçada, kültürün “Bil bütün olarak ele alınması gerektiği” vurgulanmaktadır.
Cevap: A
Örnek 2:
Sanatın amacı, kişinin düşüncesini, duyarlığını geliştirmek; ona, dünyaya ve insanlara insanca bakma, sezme, kavrama gücü kazandırmaktır. Sanat ürünlerine ilgi duymayan, hayali işlemeyen, başkalarının acılarına, dertlerine ortak olmayan bir bilim adamı, bir yargıç, bir yönetici düşünelim; ne yararı olur bunların toplumlarına, insanlığa? İnsanın, insan sevgisiyle yoğrulmadığı toplumlarda bütün yönleriyle ilkellik egemen olmaz mı?
Yukarıdaki parça için en uygun başlık aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Sanat ve Düş Gücü
B) Sanat ve İnsan
C) Sanat ve Yaratıcılık
D) Sanatın Gelişimi
E) Sanatın Doğuşu
(1988-ÖSS)
Çözüm:
Parçada, sanattan ve sanatın insanı geliştirme amacından söz edilmektedir. Dolayısıyla parça için en uygun başlık “Sanat ve İnsan”dır.
Cevap: B
Örnek 3:
Vaktiyle bir balıkçı günlerce denizde kalır. Döndüğünde mahalle halkına başından geçenleri öyle güzel anlatır ki herkes onun perikızları, denizkızlarıyla gerçekten içli dışlı olduğuna inanır; anlattıklarını büyük bir heyecanla dinler. Ancak, bir gün balıkçı denizin ortasında bir ada, adanın kıyısında da bu kez gerçek perikızlarıyla denizkızlarını görmez mi? O gün mahalleye asık bir suratla döner, “Hadi anlatsana, neler gördün?” diyenlere, yorgun ve isteksiz: “Hiç” der, “Bugün hiçbir şey görmedim”.
Bu parçadan aşağıdaki sonuçların hangisi çıkarılabilir?
A) Gerçeği anlatmak, onun hayalini anlatmak kadar insana tat vermez.
B) İnsanı, bir şeyin kendisini görmekten çok onu başkasından dinlemek etkiler.
C) Yalnızlık, insanı çevresinden gittikçe daha çok uzaklaştırın
D) İnsan, gerçekleri başkalarına anlatmak istemez,
E) İnsanlar, gerçeklere değil, hayali şeylere inanırlar.
(1989-ÖSS)
Çözüm:
Parçada, balıkçı düş gücüyle ürettiği öyküleri güzel bir şekilde anlatırken o öykülerindeki kahramanları gerçekten gördüğünde anlatmıyor. Öyleyse parçadan “Gerçeği anlatmak, onun hayalini anlatmak kadar insana tat vermez” yargısı çıkarılabilir.
Cevap: A
Örnek 4:
“Bir zamanlar bir bahçıvanın yanında çalışıyordum. Bahçıvan, bir defne ağacını budamamı istedi. Ağacın küre biçiminde olması gerekliydi. Ben hemen fazla uzamış filizleri kesmeye başladım. Ama bir defa bir yanını, bir defa öbür yanını fazla kesiyordu m. Sonunda ortaya bir küre çıktı, ama çok küçüktü. Bahçıvan düş kırıklığıyla, Çok güzel! Bu bir küre, ama defne ağacı nerede?’ dedi. Bu durum şiirde de böyledir,”
Bu hikâyeden çıkarılabilecek sanatla ilgili yargı, aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Sanatta güzellik kadar boyut da gözetilmelidir.
B) Biçimle uğraşırken içerik de korunmalı.
C) Sanatçılar, piyasa kurallarını yakından izlemeli.
D) Sanat eserlerinde toplumsal yarar da aranmalı.
E) Yeni sanatçılar, ustaların eleştirisinden yararlanmalı,
(1984- ÖSS)
Çözüm:
Parçada, bahçıvan, çırağın uğraşmasıyla ortaya çıkan ağacın şekilce küre olduğunu; ama defneye benzemediğini söylüyor. Buradan, sanatla ilgili olarak “biçimle uğraşırken içerik de korunmalı” yargısı çıkarılabilir.
Cevap: B
Örnek 5:
Bir paragrafı anlayarak okumak, bir matematik problemini çözmeye benzer Bir problemi çözmek için onu oluşturan öğeleri değerlerine göre kullanmak, aralarındaki bağlantıyı doğru kurmak bir zorunluluktur. Bunun gibi bir paragrafı anlamak için de onu oluşturan sözcüklerin anlamını doğru algılamak, birbirleriyle bağlantılarım bulmak gerekir. Ayrıca, yansıttıkları düşünceyi ve düşünsel düzeni görmek de bir gerekliliktir
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Düşünceler sözcükler aracılığıyla dile getirilir.
B) Okunanların anlaşılmasında sözcüklerin yeri ve bunlar arasındaki ilişki önemlidir.
C) Matematik problemlerinin çözümünde temel olan, okuduğunu anlamadır.
D) Duygu ve düşüncelerin eksiksizce anlatımı, bunlara uygun sözcükler bulmayı gerektirir.
E) Her alanın, kendine özgü anlamlar içeren sözcükleri ve kuralları vardır.
(2001 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, bir paragrafı anlamak için, paragrafın sözcüklerini ve sözcüklerin birbiriyle bağlantısını, ayrıca bütün bunların yansıtmak istediği düşünceyi görmek gerektiği anlatılıyor. Bu da ‘Okunanların anlaşılmasında sözcüklerin yeri ve bunlar arasındaki ilişki önemlidir.” cümlesinde dile getiriliyor.
Cevap: B
Örnek 6:
(I) Doğanın korunması, bizim için önemli bir nokta olmanın da ötesinde temel hedeftir (II) Bu nedenle konutlar, kenttekine benzer bir dokuda değil, tamamen çevredeki ormanla uyum sağlayacak biçimde yapıldı. (III) Bir başka konu da bitkilendirme. (IV) Son zamanlarda bitkiyle haşır neşir olma eğilimi yaygınlaştı; elbette bu durum, biz çevre tasarımcılarını sevindiriyor. (V) Ancak yabancı kökenli bitkiler yerine kestane, erguvan, kızılağaç, fıstık çamı tercih edilmeli; böyle bir tercih yörenin ruhuna da uygun olur.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde parçanın ana düşüncesi belirtilmiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
(1998-ÖSS)
Çözüm:
Parçanın ilk cümlesinde yazar, asıl anlatmak istediği düşünceyi verdikten sonra öteki cümlelerle bu ana düşünceyi açıklayıp geliştirmiştir.
Cevap: A
Örnek 7:
İstiyorum ki yazdıklarım insanlarımızın sorunlarını, özlemlerini anlatsın, Onların acılarını, çektiklerini başkalarına duyurabilsin. Açıkçası, yaşamı değiştirsin, güzelleştirsin. Bu amaçla insanımızdan, ülkemizden kopmamaya çalışıyorum. Ancak yine de dergilerde yer verilmiyor şiirlerime. Yayımlananlara bakıyorum, çoğu, toplum gerçeklerine kapalı; belli bir düşünceyi savunmuyor, bir sorunu dile getirmiyor.
Bu parçada şair, aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır?
A) Şiire özgü ilkelerin belirgin olmayışından
B) Şiirde, içerikten çok anlatımın öne çıkmasından
C) Şairlerin, ortak bir tutum izlemeyişinden
D) Yaşananları yansıtmayan şiirlerin ilgi görmesinden
E) Ozanların toplumu gereği gibi tanımayandan
(2003 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, şair, kendi şiir anlayışını anlatıp bu yolda yazdığı şiirlerinin dergilerde yayımlanmadığını söyledikten sonra, toplum gerçeklerinden uzak, yani yaşananları yansıtmayan şiirlerin ilgi görmesinden yakınıyor.
Cevap: D
Örnek 8:
Yazar bu kitabında, son yıllarda yazdığı denemelerini bir araya getirmiş. Kırk yılı aşkın bir yazarlık serüveninin son ürünleri bunlar. Kitabın bir yerinde şöyle diyor yazar: “Günümüzde yazarlığa heves eden gençlerin ilk ürünlerine bakarken duyduğum kaygıları, ne yazık ki birkaç kitap yayımlamış, ünlenmiş, göklerde dolaşan yazarları okurken de duyuyorum. Türkçenin bugünkü durumuna nasıl geldiğini bilmiyorlar. “Dil nedir, biçem nedir?” diye düşünen yok. Bir anadilleri olmasını yazarlık için yeterli sanıyorlar.”
Bu parçada yazarlar hangi açıdan eleştiriliyor?
A) Kendilerinden önce yapılmış çalışmalardan habersiz olmaları
B) Kendi özeleştirilerini yapmaktan kaçınmaları
C) Kitapları olanların, olmayanları küçümsemeleri
D) Duygu ve düşüncelerini yansıtırken alışılmamış yollar izlemeleri
E) Anlatımlarının gücünü artıracak çabayı göstermemeleri
(2006 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, genç ve yaşlı yazarlar; Türkçenin gelişimini bilme-meleri, dil ve biçem yani anlatım üzerine düşünmemeleri yönüyle eleştiriliyor Dolayısıyla yazarların, anlatımlarının gücünü artıracak çabayı göstermemeleri yönüyle eleştirildiği söylenebilir.
Cevap: E
Örnek 9:
Romanda, uzun süre yurdundan ayrı kalmış iki kişinin geri dönüşü anlatılır, İkisi de geri döndüklerinde vatanlarına yabancılaşmıştır. Çocukluklarına, gençliklerine ait anılar, zaman içinde belleklerinde korunmadığı için yok olmuştur. Tekrar kavuşulan resimler, günlükler, evler, sokaklar da anlamlarını çoktan yitirmiştir. Çünkü, bambaşka bir yerde yaşam sürerken, anılan çağrışman mekânlardan uzakta bellek beslenmez, dolayısıyla boşalır. Belleği canlı tutan, karşılıklı ilişkilerle bu anıların tazelenmesidir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geçmişte yaşananların canlı kalması, onların aynı ortamda anımsanmasına, paylaşılmasına bağlıdır.
B) Memleketinden yıllarca ayrı kalmış kişiler, geri geldiklerinde çevrelerine uymakta sıkıntı çekerler.
C) Koşullar değiştikçe eski izlenimlerin yerini yenileri alır,
D) Olayların insanlar üzerinde yaratacağı etki ortamdan ortama değişir.
E) Üzerinden zaman geçtikçe eski yaşantılar unutulur.
(2002 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, yurdundan uzun süre ayrı kalan iki kişinin geri döndüklerinde vatanlarına yabancılaştıkları anlatılıyor. Bunun sebebi olarak da “başka yerde yaşarken, anıları çağrıştıran mekânlardan uzak kalmanın belleği boşalttığı” söyleniyor. Bu eksikliğin giderilmesinin yolu olarak da, “karşılıklı ilişkilerle bu anıların tazelenmesi” gösteriliyor.
Cevap: A
Örnek 10:
Her yazınsal dil, konuşma dilinin toprağında çiçeklenir. Günlük dilin, konuşma dilinin sıcaklığını örgüsünde taşımayan yazınsal dil, ister istemez donuklaşır, yapaylaşır. Bu gerçeğin ayrımında olan yazarımız, anlatımını konuşma dilinin sunduğu olanaklarla donatıp zenginleştiriyor. Onun, okunurluk katsayısını yükselten etkenlerden biri de budur. Kısacası, Türkçenin derin sularında yüzen, yazılarını çok yönlü bir değerlendirmeden geçirerek oluşturan bir yazarımızdır o.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan çıkarılabilecek bir yargıdır?
A) Bir yapıtın değeri konusuyla ölçülmez.
B) Ancak okurların anlayabildiği yapıtlar kalıcı olabilir.
C) Anlatımları günlük dile dayanmayan yapıtlar başarılı olamaz.
D) Yazınsal dilin kullanımı yazardan yazara değişir.
E) Yazınsal dille oluşturulan yapıtların tadına herkes varamaz.
(2005 – ÖSS)
Çözüm:
Parçada, konuşma diline, yani günlük dile yaslanmayan yazınsal dilin yapaylaşacağı, bir yazar örnek gösterilerek anlatılıyor.
Cevap: C
Bir metnin anafikri ile ilgili sorular nelerdir
Soru Tarat -
8 Önizleme Dosya Şeklinde Verilmiş CevapDosyayı Göster5 yıl önceParagrafta Ana Düşünce Nasıl bulunur konulu Slayt Sunum PPTXİndir : 96_paragrafta_ana_düşünce.pptx(Göster / Gizle) Sunum İçeriği: Düz metin (text) olarak..
1. Sayfa
PARAGRAFTA ANA DÜŞÜNCERAMAZAN İPEK
2. Sayfa
Paragrafta Ana Fikir (Ana Düşünce) Yazarın parçada anlatmak istediği düşünceye ana fikir denir. Yazıda birçok fikir bulunabilir. Ama asıl anlatılmak istenen fikir tektir. Ana fikir, kısaca, parçanın bir cümlelik özetidir. Ana fikir bazen parçanın içinde bir cümle halinde verilmiş olabilir. Bu durumda o cümleye ana fikir cümlesi diyebiliriz. Ana fikir parçada cümle halinde verilmemişse parçanın bütününden ana fikri kendimiz çıkarmamız gerekir. Bazı parçalarda birden çok ana fikir var gibi görünebilir. İyi hazırlanmış bir parçada kesinlikle tek ana fikir vardır. İkinci ana fikir dediğiniz ikinci görüş, esas ana fikri desteklemek için vardır.
3. Sayfa
Ana Düşünce Nasıl Belirlenir? Ana düşünceyi belirlemek, bir sözcüğün cümlede kazandığı anlamı, yaptığı görevi, cümlelerin ilettikleri yargıyı kavramaya bağlıdır. Ana düşünceyi belirlemede yanılgıya düşmemek için parçayı bütünüyle kavramayı amaçlayarak okumak gerekir. Parça okunduktan sonra, "Bu parçada yazarın asıl anlatılmak istediği nedir?" sorusuna doğru bir cevap alınırsa, ana düşünce belirlenmiş olur.
4. Sayfa
Ana Düşünce Cümlesinin Yeri Ana düşünce cümlesi, yazarın amacını belirleyen cümledir. Paragrafta anlatılan her şeye bu cümle yön verir. Ana düşünce cümlesi yazarın tutumuna bağlı olarak paragrafın başında, ortasında ya da sonunda bulunabilir. Kimi paragraflarda ise ana düşünce somut olarak paragrafın herhangi bir yerinde görülmez; paragrafın tümüne sindirilmiş olur.* Paragraf tümdengelim yöntemiyle oluşturulmuşsa ana düşünce cümlesi başta yer alır; ilk cümle hem konuyu hem ana düşünceyi yansıtır.
5. Sayfa
Örnek: Tiyatro, sınırları o kadar geniş bir bilgi ve çalışma alanı ki insanın bir ömrü değil, yüz ömrü bile olsa, onu bütünüyle öğrenmeye yetmez. Öyle ki insan, bütün bir yaşamını tiyatroya ayırmış olsa da ömrünün sonunda tıpkı başlangıçtaki gibi boş ve bilgisiz görür kendini. Çünkü yaşam, nasıl yeni günler getiriyorsa, yeni günler de tiyatroya yeni yeni üsluplar, yeni yeni düşünceler, yeni yeni deneyimler getiriyor. Bu parçanın ana düşüncesi ilk cümlede belirtilmiştir. Yazara göre, "Tiyatro öyle geniş bir çalışma alanıdır ki onu bütün yönleriyle öğrenmeye bir insanın ömrü yetmez."
6. Sayfa
* Paragraf tümevarım yöntemiyle kurulmuşsa ana düşünce cümlesi sonda olur. Bu durumda sonuç cümlesi, parçada anlatılanların tümünü özetler. Örnek: Dil, bir toplumu başka bir toplumdan ayıran en önemli öğedir. Şair ise dildeki sözcüklere yeni anlamlar, çağdaş yorumlar katan kişidir. Bir toplum, yeni şairlerini anladığı ölçüde daha çağdaş bir toplum olma çizgisine ulaşır. Kısacası şair, toplumun dilini, dolaylı olarak da duyarlığını zenginleştirir ve canlı tutar. Verilen parçanın son cümlesi "Kısacası......" biçiminde başlıyor. Buradan anlıyoruz ki yazar, parçada anlattığı her şeyi burada kısaca belirtecek. Parçanın son cümlesi, ana düşüncedir.
7. Sayfa
* Ana düşünce kimi zaman da paragrafın orta bölümünde yer alabilir.Örnek: (I) Sanatın insanoğluyla yaşıt olduğu söylenebilir. (II) İnsanoğlu, geçirdiği evrimlere uygun olarak sanatı da değiştirmiş, geliştirmiştir. (III) İlk sanat örneklerini incelediğimizde sanatın ilkel bir nitelik taşıdığını görürüz. (IV) İnsanın, yerleşik yaşama geçmesiyle birlikte kültür düzeyi de yükselmiştir. (V) Bu da ister istemez sanata yeni nitelikler, yeni boyutlar kazandırmıştır.Bu parçayı dikkatlice okursak (II) numaralı cümlenin ana düşünceyi yansıttığını görebiliriz.
8. Sayfa
Ana Düşünce Cümlesinin İşlevi ve Nitelikleri
9. Sayfa
Ana düşünce cümlesi, anlatacaklarımızı bulma işini kolaylaştırır. Yazıya birlik, bütünlük kazandırır. Çünkü yazının örgüsü, ana düşünce cümlesi üzerine kurulur. İyi bir ana düşünce cümlesinde şu nitelikler bulunur:* Ana düşünce cümlesi konu değil, düşünce belirtmelidir.Örnek: "Yaban romanı" =>Konu ama ana düşünce cümlesi değil."Yaban, köy ve köylü sorununa parmak basan gerçekçi bir romanımızdır." ==> Ana düşünce cümlesi.
10. Sayfa
* Ana düşünce cümlesi, açık ve özlü olmalıdır.Örnek: "Yaban romanı Anadolu halkının yaşayışı üzerine yazarın türlü görüşlerini kapsar ki her biri okuyanı ve halkı acı acı düşündürür." ==> Ne açık ne de özlü."Yaban'da Türk köylüsüyle Türk aydını arasındaki derin uçurum ortaya konmuştur." ==> Ana düşünce cümlesi.* Ana düşünce cümlesi açık ve anlaşılır olmalı, değişik yorumlara yol açmamalıdır.Örnek: "Bu yaz, Anadolu'da yaptığım bir geziden türlü izlenimler edindim ki, her biri bölgesel bir değer ve renk taşımaktadır." ==> Açık ve anlaşılır değil."Anadolu'daki gezimden Doğu Anadolu köylerindeki ev tipleriyle Batı Anadolu'dakiler arasında büyük farklılıklar olduğunu öğrendim." ==> Ana düşünce cümlesi.
11. Sayfa
* Ana düşünce cümlesi açıklama yapmamıza, örnek vermemize, karşılaştırmalara, nedenleri belirtmemize, etki ve sonuçları göstermemize, kısacası geliştirilmeye uygun olmalıdır.Örnek: "İstanbul Boğazı, Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlar." ==> Geliştirilmeye uygun değil."İstanbul Boğazı'nın Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlamasının askeri yönden değeri büyüktür."==> Geliştirilmeye uygun, ana düşünce cümlesi olabilir.
12. Sayfa
Örnek: Tutunamayanlar, Türk romanının zamansız doğmuş çocuğudur. 1961'de ölen çok değerli Ahmet Hamdi Tanpınar'ı bile ölümünden nice zaman sonra tanımaya ve anlamaya başlayan Türkiye, Oğuz Atay'a ve hacimli romanı Tutunamayanlar'a zaman ayıramazdı. Yediden yetmişe kendilerini memleketi kurtarmakla görevli bilmiş insanların bireysel sorunlara ayıracak zamanları yoktu.
13. Sayfa
Parçanın konusu Tutunamayanlar ve ana fikri de Tutunamayanlar romanının değerinin anlaşılamamış olması olmalıdır.
14. Sayfa
ÖRNEK Bizi geçmişe götüren en önemli üç uyarıcının koku, ses ve müzik olduğu üzerine inancım her yeni olayda şiddetle güçlenerek pekişiyor. Özel bir duyguyu yaşarken dinlenen bir melodi kadar hangi dürtü insanı, unutulmuş sanılan geçmişe götürebilir? Ses tonları, özel bir ses, özlenen bir kahkaha, nasıl da aniden durdurur zamanı ve kuvvetle çekip götürür insanı o başka zamanlara.
15. Sayfa
Bu parçanın konusu; koku, ses ve müziktir. Ana fikri ise koku, ses ve müzik geçmişteki bir olayı veya kavramı kolayca çağrıştırırdır.
16. Sayfa
Örnek: Bir kitabı iki kez okumak hiçbir zaman iki ayrı kitap okumaktan farklı değildir. İlk okuyuştaki siz ve yaşamınız, ikinci okuyuştaki siz ve yaşamınızdan son derece farklıdır. Anlayışınız, yorumlarınız, yaşam deneyimleriniz ilerler, siz gerçek siz olmaya yakınlaşırsınız. Olayları daha derinden kavrar, yüzeysellikten uzaklaşırsınız. Kitabı ikinci okuyuşta daha bir mutlu olursunuz daha bir yararlanırsınız ondan kısacası. Mutluluğun sebebi de kitaptan yararlanabilmenin rahatlığıdır.
17. Sayfa
Konu : İkinci okumadır.Ana fikir : Bir kitabın ikinci kez okunuşunun ilkinden farklı hatta daha yararlı olduğudur.
18. Sayfa
Örnek: Halk oyunlarımız hakkında neyi ne kadar biliyoruz. Bugüne kadar halk oyunlarımıza ilgi nerelere taşındı diye ipuçlarını gözden geçirdim. En çok sevindiğim şeylerin başında ülkemizde bir konservatuar bünyesinde Halk Dansları bölümünün bulunuyor olması geliyor. Henüz çok yeni olan bu bölüme konservatuarda büyük ilgi olduğu haberini verebilirim. Artık, yeni kuşaklara otantik kültürü aktaracak akademik yerlerimizin olması, kişisel, büyük çabaları boşa çıkarmayacak.
19. Sayfa
Konu : Halk oyunlarımız.Ana fikir : Halk oyunlarımıza ilginin giderek arttığı ve halk oyunlarımızın geleceğinin parlak olduğudur.
20. Sayfa
ANA FİKRİ BULMANIN PÜF NOKTALARI
21. Sayfa
Düşünce Akışı Hangi Yönde? Ana fikrin bulunmasında düşünce akışının hangi yönde olduğunu bulmak da çok önemli bir kuraldır. Anlatım tekniklerinin başında değindiğimiz tümdengelim ve tümevarım yöntemlerine yeniden dönüyoruz. Düşünce akışının genelden özele gittiği paragraflarda yani tümdengelim tekniğiyle yazılmış yazılarda ana fikir baştadır. Yazar ilk cümlede fikrini söyler, sonrakilerde bu fikri destekler, ispatlar.
22. Sayfa
Örnek: Aşağıdaki örnek paragrafta düşünce genelden özele gitmektedir. İlk cümledeki ana fikri bulmaya çalışalım. Elimdeki kitabın yani Çığlık'ın uzun zamandır okuduğum en iyi şiir kitaplarından biri olduğunu itiraf etmeliyim. Şair, kendisine zor bir yol seçmiş; kendisinden önce yazılan şiirin mirasçısı olarak görmüş kendisini. Gelenek denen şiir ailesinin bir ferdi olmaya çalışmış. O, Yunus'la Baki'yle Galip'le Haşim'le yarışta.
23. Sayfa
Parçanın ana fikri yazarın sözünü ettiği kitabın iyi bir şiir kitabı olduğudur. Yazar bu görüşü parçanın ilk cümlesinde yani giriş bölümünde belirtmiş. Sonraki cümlelerde bunu açıklamış. Demek ki bu parçada tümdengelim uygulanmış.
24. Sayfa
Düşünce akışının özelden genele gittiği parçalarda ise ana fikir parçanın sonundadır. Yazar düşüncesini anlattığı paragrafın sonunda fikrini derleyip toparlar ve bir ana fikir cümlesi halinde belirtir. Örnek: Yazarlar, ara sıra da olsa, hiç okumadıkları bir metinden yararlandıkları suçlamasıyla karşı karşıya kalabiliyorlar. Bazen de okudukları bildikleri bir metinden yararlandıklarında bu suçlamadan kurtaramıyorlar kendilerini. Buna örnek mi? Orhan Pamuk'un Beyaz Kale'si. Bunu 16. yüzyılda Osmanlı'ya esir düşen bir İspanyol'un anılarından yararlanarak yazdığı iddia ediliyor. Bana göre, Pamuk o kitabı okumuş, ondan yararlanmış olabilir ve bunda elbet bir sakınca yoktur. Her yazarın diğerlerinden etkilenme hakkı vardır.
25. Sayfa
Bu parçada yazarın ana fikri, yazarların eserlerini oluştururken başka eserlerden etkilenmelerinin oldukça doğal karşılanması gereken bir durum olduğudur. Bu düşünce parçanın son iki cümlesinde verilmiştir, yani parçanın sonuç bölümünde. Demek bu parçada düşünce özelden genele doğru gitmiş. Yani tümevarım uygulanmış.
26. Sayfa
Parçayı Özetleyelim Ana fikrin bir cümle halinde verilmediği paragraflar da vardır. Bunlar sadece gelişme bölümünden oluşan paragraflardır. Bu paragrafların içinde parçanın özeti şeklinde bir cümle bulunmadığı için bize düşen görev parçayı bir cümle halinde özetlemektir. Aşağıdaki parçada ana fikre bütün paragraf özetlenerek ulaşılabilir. Çünkü ana fikir cümlesi parçada belirgin değildir. Dikkatli okuyarak ana fikre ulaşmaya çalışalım. Halk deyince aklıma gelen ilk şey: Halk sözcüğünü hayatında ancak bir iki defa kullanan ve kendisi için yazılan binlerce yazıyı bir türlü vakit bulup okuyamayan kitledir. Bu kişiler ömürlerinde tiyatroya ayak basmamıştır; Shakspeare'i kavrayamadıklarından yakınılır. Kibrit kutuları ve iskambil kâğıtları üzerindeki resimlerden başka resim görmemişlerdir; Rafael'i Picasso'dan ayıramıyor diye üzülenlerimiz vardır.
27. Sayfa
Ana fikir Sanat eğitimi almamış halktan sanat zevki beklemek hatadır.
28. Sayfa
Ana Fikrin Habercisi Sözler Parçadaki bazı ifadelere dikkat etmek, ana fikri bulmada yardımcı olacaktır. Yazar, kanımca, bana göre, bence, yani, böylece gibi özetleyici sözlerle düşüncesini bir merkeze odaklar. Biz bu ifadelerden sonra yazarın ana fikri açıklayacağım anlarız.Aşağıdaki parçayı yukarıdaki özetleyici sözlere dikkat ederek okuyalım. Nevzat Erkmen'in çevirisinde pek çok bölüm yerine oturuyor. Bunlara örnek olarak cenaze bölümünü, giriş bölümünü, yürüyüş bölümünü sayabilirim. Bu bölümlerde yetkin bir çevirmenle karşılaşıyoruz. Buna karşılık çevirmenin fiil yapılarını değiştirmesi rahatsız ediyor bizi. Bence yazarın bir süre daha çalışıp çevirisini gözden geçirmesi gerekiyor.
29. Sayfa
Ana FikirYazar parçada bence ifadesinden sonra ana fikri açıklıyor: Erkmen çevirisinde eksik olan yönleri gözden geçirmeli ve eseri üzerinde biraz daha çalışmalıdır.
30. Sayfa
Bakış AçısıParçanın ana fikrinin bulunmasında bakış açısının belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bakış açısı, yazarın konuya karşı takındığı tavırdır, bu tavır nötr, eleştirel, destekçi, alaycı, kötülemeci olabilir. Okuyucu yazarın takındığı tavrı belirleyebilirse ana fikre daha çabuk ve güvenli ulaşabilir.
31. Sayfa
Örnek: Aşağıdaki parçanın yazarı konu üzerine kişisel görüş bildirmiyor. Bu tavrı nötr, objektif, nesnel bir tavır olarak adlandırabiliriz. Ali Hikmet genç bir şair. Küf ise bir ilk kitap. Bir şiir kitabı elime geçtiğinde ilk yaptığım şeyi, Küf için de yaptım. Öncelikle ön kapağa, ardından imza atılan ilk sayfaya, arka kapağa, daha sonra kitabı oluşturan bölümlerin adlarına, şiir başlıklarına, alıntılara bakıp en sonra da sırasıyla şiirleri okumaya başladım.
32. Sayfa
Yazar sözünü ettiği kitap için iyi veya kötü hiçbir değerlendirmede bulunmadı. Yani nötr davrandı.
33. Sayfa
Ana fikir sorularında ilk önce konu bulunur. Daha sonra yazarın konuya bakış açısı, daha sonra da ana fikir bulunur. Bu yöntem ana fikri bulmanın en güvenli yoludur.
34. Sayfa
Örnek Soru: "Gençliğimde okuduğum kitapları yeniden okuyacak yaşa geldim." demiş bir yazar. Ne kadar doğru! On ya da yirmi yıl önce okuduğumuz bir kitabı yeniden elimize aldığımızda ya da eski bir filmi tekrar izlediğimizde ne kadar değişik izlenimler ediniyor, nasıl da farklı yorumlara varabiliyoruz! Aynı durum, kuşkusuz, tiyatro için de geçerli. On yıl önce izlediğimiz bir oyunu, aynı yönetmenin on yıl sonraki yorumuyla seyrederken, bu gerçeği daha iyi algılıyoruz.Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?A) Değişik sanat yapıtları temelde benzer nitelikler taşır.B) Tiyatro yönetmenleri aynı oyunu zaman zaman farklı yorumlarla sunarlar.C) Yazarlar yaşlandıkça yaratma güçleri artmaktadır.D) İnsanların bakış açıları, değerlendirme ölçütleri yaşla birlikte değişmektedir.
35. Sayfa
Özlü sözler önemli bir ipucudur. Konuyu biraz açalım: İnsanlar kısa, veciz, özlü sözleri severler. Bizim toplumumuzda özlü söz söyleme çok önemlidir. Bakmayın son dönemlerde çok konuşan bir toplum olmamıza; aslında az ve öz konuşmadan yanayızdır. Bu gerçeği atasözlerimizde de öne çıkarmışızdır. Peki bunların ana fikirle ne ilgisi var? Yazar bir şeyler anlatır, anlatır; daha sonra sözü bağlamak ister. Bunun için de kısa ve öz bir cümle yazmak zorunda hisseder kendini. Unutmayın; toplumların genel özellikleri barındırdığı bireylere de yansır. Yazarlar da bu toplumun içinden gelen kişiler. Bir yazar, örneğin şu sözlerle başlayan cümlelerle anlatmak istediklerini toparlar: "Asıl önemli olan... Kısacası... Gerçek olan şu ki... Bunlar doğrudur, ancak... Anlatmak istediğim... ...olduğunu düşünüyorum. Bence... İşin sırrı... Önemli olan..."
36. Sayfa
Benzeri bazı kalıp cümlelerle, yazar asıl anlatmak istediğini söyler. Yazar "Ben ... olduğunu düşünüyorum." diyorsa bize düşen onun görüşlerine katılmaktır; çünkü paragrafta geçerli olan yazarın bakış açısıdır. Bu durum tüm paragraf sorularında geçerli olacak şeklinde bir kural yoktur. Böyle bir kolaylık birkaç soruda dahi olsa, on-on beş satırlık paragrafın bir anda tek cümleye inmiş olması önemli bir avantajdır.
37. Sayfa
Teşekkür ederim
Soru Tarat
Sorunu tara hemen cevaplansın.
Bu Cevaptaki Alt Başlıklar
Kitaptan sorunu tara cevaplansın.
Cevap Yaz
* Cevabınız incelendikten sonra yayınlanacaktır..
- Yardımcı Fikir
- Ana Fikir
- Fikir Yazısı
- Beyaz Diş Kitabinin Ana Fikri Ve Konusu
- Metnin Ana Fikri Ve Yardımcı Fikirleri
- Ana Fikir Nasıl Bulunur
- Anafikir
- Fikir
- Osmanlı Fikir Akımları
- Ben Bir Gürgen Dalıyım Kitabının Konu Ve Ana Fikri
- Mehveşin adaleti şiiri ana fikri
- Fikir Adamı
- Bir Fincan Kahve Metni Konusu Ve Ana Fikri
- Nedir Bu Sanat Metni Konusu Ve Ana Fikri
- Şirin Nasıl Ünlü Oldum Kitabının Ana Fikri
- Minik Çocuk Kitabı Ana Fikri
- Görünce şiirinin ana duygusu
- El Sanatlarını Yaşatalım Metni Konusu Ve Ana Fikri
- Yeşilyurtnin Konusu Ve Ana Fikri
- Keloğlan Mücevher Ağacı Ana Fikri